DÜNYADA BİR EŞİ YOK
Osman Palamut

Günlerdir kamuoyunu meşgul ediyor.
Milletin efendisi olması gereken köylülerimiz üzülüyor, ağlıyor,
Ağlamakla kalmayıp şikayet ediyor ama nafile,
Sonuç yok.
Dertlerini anlatmak için meclise gidip komisyonda söz hakkı almak istiyorlar ancak kabul
edilmiyorlar. Oysa ülkenin sebzesini, meyvesini etini ve sütünü yetiştirenler onlar.
Bu insanlar çok şey istemiyor, diyorlar ki, “geçim kaynağım olan, faydaları saymakla bitmeyen
zeytinime dokunma” tek istekleri bu.
Neymiş faydaları bir bakalım;
Güçlü bir E vitamini kaynağı,
Kalp hastalıkları riskini azaltır,
Antikanser etkisi söz konusu olabilir,
Zeytin antioksidan bakımından zengin,
Vücuttaki kronik inflamasyonu azaltır,
Kemik kaybını önlemeye yardım eder,
Ülser ve gastritin gelişmesini önler ve doyurucu özelliği var.
Zeytin sıkım işleminden sonra kalan posaları ise fabrikalarda işlenerek yemeklik yağ ve sabun
yapımında kullanılıyor.
Tıpkı Hatay ilimizde yapıldığı gibi.
Kısaca, insana faydası var, hayvana faydası var ve doğaya faydası var üstelik diğer meyve
ağaçlarımız gibi aşırı su tüketen bir meyve ağacı de değil
Böylesine kıymet arz eden Zeytin ağacı elbette madenlere kurban edilemez.
Türkiye’nin dağlarına, ovalarına ve sularına baktığımız zaman, bunların tek teminatı çamlar
ve zeytinliklerdir.
Çölde ağaç olur mu?
Elbette olmaz,
Çöllerin petrolü ne kadar kıymetli ise, Anadolu topraklarının, dağlarının ovalarının örtüsü ve
süsü olan çamlarımız ve zeytinlerimizde o kadar kıymetlidir.
Amerika başından beri Zeytin ekiminin olmaması için sinsice girişimlerde bulunmuş ve hatta
bu anlamda Türküler bile bestelenmiştir.
Sonuç olarak;
Zeytin, tıpkı ormanlarımızdaki ağaçlar gibi hayattır ve gelin köylülerimizin ciddi bir geçim
kaynağı olan Zeytinlere dokunmayın.
Çünkü dünyada eşi benzeri olmayan tek meyve ağacı Zeytindir diyorum.